Ülkemizin coğrafi konumu gereği, deprem olgusu hayatımızın bir gerçeğidir. Yakın zamanda yaşadığımız deprem felaketleriyle bunu ne yazık ki bir kez daha, acı bir şekilde öğrenmiş olduk. Konu ile ilgili yapılan çalışmalar depremlerdeki ölüm oranıyla depremden etkilenen bölgedeki yapıların kalitesi arasındaki yok sayılamayacak ilişkiyi gözler önüne sermektedir. Bu bize risk taşıyan yapıların güçlendirilmesi veya yenilenmesi işlemlerinin kendi can güvenliğimiz için hayati öneme sahip olduğunu göstermektedir.
Sahip olduğumuz konut varlıklarımız ayrıca gelecek nesillere devredeceğimiz toplumsal bir miras niteliği taşımaktadır. Hem kendi can güvenliğimiz için hem de binbir emekle oluşturduğumuz bu mirasın yok olmaması için gereken önlemleri almalıyız.